Hamilelik Dönemim
Merhaba,
Tüp bebek tedavimi başarı ile tamamladıktan sonra hamilelik sürecim başladı artık hayatımın sonuna kadar sadece Binnur değil artık bir anneydim. Hamileliğimin ilk 4 ayı boyunca yoğun mide bulantıları yaşadım. Tabir-i Caiz se yerimden kalkamaz durumdaydım. Bundan dolayı annemde kalıyordum. Evimde yemek yapamaz durumda olunca annem ve teyzem bakmaya başlamıştı bana. Bu süreç içinde her gün sabah 2 iğne akşam 1 iğne vurularak 4 ay boyunca kalçamda acılar içinde morluklarla boğuştum durdum. 4. Aya girdiğimde ilk iğnelerden kurtuldum sonra mide bulantımda bıçak gibi kesildi. Kendimi çok iyi hissediyordum. Artık evime dönebilirdim.
Kendimi iyi hissetmeye ve herşeyin çok güzel gitmesi ile kısa bir Trabzon tatiline çıkmaya karar verdik eşimle. Doktorumla görüşüp tatile çıkmadan muayenemi olup doktorumun en güzel zaman tatil için deyip Sümela Manastırına tırmanmamam konusunda uyarısını alıp ayrıldık muayenehaneden. Bir daha o muayenehaneye acil olarak gideceğimi bilmeden ayrıldık. Trabzon seyahatimiz çok güzel geçiyordu. Ara ara karnımda sertleşmeler ve ağrı yaşıyordum ancak bunun normal olduğunu düşünüyordum ve dinlenince geçince pekde kaale almıyordum. İstanbul a dönünce aynı sertleşmeleri yaşamaya başladım ve doktoruma mail attım. Aldığım cevap çok netti.
- "Hemen muayenehaneye gelmelisin. "
Hemen hazırlanıp başıma ne geldiğini bilmeden ve doktoruma yetişebilmek için koştur koştur! Bir şekilde ( ki bu şekilde davranmamım aslında bebeğime ne kadar zarar verdiğini bilmeden) muayenehaneye vardım ve eşimle buluştum. Beni hemen muayene eden doktorum sıkıntılı bir şekilde rahim boyumun kısaldığını bebeğin erken doğum riskinin olduğunu ve yaşadığım sertleşmelerin aslında sancı olduğunu söyledi. O anda başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Daha çok küçüktü daha nerdeyse 5 ay vardı doğuma. İçimde ki duyguyu size anlatamam çok çaresiz hissetmiştim kendimi. Peki ne yapıcaz dedim doktoruma. Yüzüme bakıp şimdi eve gidiyorsun, yatıyorsun ve bir daha kalkmıyorsun dedi. Yemeğini yatarak yiceksin sadece tuvalet ve banyo için ayağa kalkacaksın dedi. Bu şekilde bebeğini en uzun süre karnında tutabiliriz dedi. Eşim beni hemen taksiye bindirip anneme yolladı o da eşyalarımı almaya kendi evimize gidip bana eşya getirmeye gitti. Takside camdan dışarı bakarken ne zormuş dedim anne olmak ne zormuş bir evlat sahibi olmak. Ama söz veriyorum dedim karnımı sarıp seni kaybetmicem ve doğana kadar yatıcam ve güçlü olucam. Anneme vardığımda yatağımı hazırlamışlardı bile o gün bir yattım ve bir daha doğuma kadar yatarak yemek yedim. 2 dakikada duş aldım. Bu süreç içinde kasılmalarımı saymayı öğrendim her kasılmada saatini yazıp bir daha ki kasılma olduğunda kaç kere kaç dakikada bir kasılmalar yaşadığımı kaydediyordum. Bunu doktorum söylemişti sıklaştığı anda beni ara diye.
Bir gece uyuyamamıştım kasılmalarım çok çoğalmıştı ve sanırım 25. Hafta da falandım. Çok korkmuştum. Annem başımda beklemeye başlamıştı. Dua ediyordum sabaha kadar dayan diye. Sabah olunca doktoruma gidip muayene olunca doktorumun yurt dışına çıkması gerektiğini bu süreçte hastanede yatmamı söyledi. Kabul ettim ve 9 gün boyunca hastanede yattım. Bu süreçte bebeğime ciğer geliştirici iğne yapıldı. Kasılmalarım takip edildi. 9 gün sonunda eve çıktım. Daha da rahatlamıştım. Artık her kasılmada daha da korkar hale gelmiştim. Haftaların çabucak geçmesi tek dileğimdi. Hedefim hiç değilse 32. Haftayı görmekti. Bu şekilde 35. Haftaya kadar geldim. 35. Haftada doktorum kasılmalarım çoğalınca ve karaciğer enzimleriminde çok yükselmesi sebebiyle hastaneye yatırdı beni. Planı 37. Haftaya kadar beklemekti. 37. Haftada doğuma alınacaktım. Koca bir bavulla hastaneye gittim 10 gün yatacağım için. Ancak 4 gün sonra 36+0 da doğuma alındım.
Spinal sezeryana karar verildi. Kıyafetlerimi giydim ve ameliyathane kapısına yürüyerek gittim ☺️ Tüm sevdiklerimle vedalaştım. İçerde doktorumu beklemeye başladım. Ve işte doktorum geldi beni hazırladılar ve doğum başladı...
Doğum anımı bir siteye yazmıştım. Şimdi onu kopyalayıp burada sizinle paylaşacağım.
Sevgiler.
Sevgili Binnur hanım okurken o günleri bende sizinle beraber tazeledim.Şimdi ben de artık sıra ben de diyerek yavrumu sağlıkla kucağıma almayı bekliyorum. bu sebeple olsa gerek yazılarınızı kah gülerek, kah ağlayarak okudum ne güzel hep yazın ,yine yazın sizi ve mercimek özgürü kucaklıyorum. Sevgiler .Asistab Başak
YanıtlaSil